-
Strateji ve Kriz Yönetiminde Kültürün ve Liderliğin Gücü İle Köfteci Yusuf Örneği
Her bireyin zihni, liderlik yeteneklerini açığa çıkaran benzersiz bir şifre taşır. Liderlik, yalnızca bir organizasyonu yönetmekle sınırlı değildir; duyguları etkili bir şekilde paylaşabilme, güven inşa edebilme ve zor durumları yönetme becerilerini de içerir.
Zihnin şifresi her insanda farklıdır. Kendimizin ve etkileşimde bulunduğumuz bireylerin liderlik özelliklerini keşfederek davranışsal farkındalığa erişmek mümkündür. İletişim yönetim merkezi olan beynimizi tanıyarak liderlik ve yönetim becerilerimizi geliştirebiliriz.
Bu noktada strateji ve kültür, liderliğin iki temel direği olarak öne çıkar. Strateji, başarıya ulaşmak için planlamayı ve organizasyonun yönünü belirlemeyi sağlarken, kültür, bu stratejiyi hayata geçiren güçtür. Nitekim ürün ve hizmet stratejisi (rekabet stratejisi; maliyet-fiyat, müşteri memnuniyeti ve farklılaştırma stratejileri) ne kadar güçlü olursa olsun, kültürle ve de etkili liderlikle desteklenmediği sürece eksik kalır.
Köfteci Yusuf’un yakın zamanda yaşadığı kriz, bu bağlamda liderliğin ve stratejik yönetimin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yaptığı denetimler sonucunda ürünlerinde domuz eti bulunduğu iddiaları, markanın ciddi bir güven krizi yaşamasına sebep oldu. Yıllardır "helal" ürün sertifikası ile müşteri kitlesini oluşturan ve güven kazanan bu marka, bu krizle birlikte stratejisini yeniden gözden geçirmek zorunda kaldı.
Kriz yönetimi açısından baktığımızda, Köfteci Yusuf’un ilk tepkisi, “kumpas” iddiasında bulunarak savunma yapmak oldu. Ancak bu hamle, kriz karşısında markanın kültürel değerlerini yeterince güçlü bir şekilde savunamadı. Çünkü markanın yıllarca üzerine inşa ettiği güven ve destekleyici kültürel temeller, bu iddialarla çelişir durumdaydı. Stratejik olarak daha şeffaf, sorunu kabul eden ve çözüm odaklı bir yaklaşımla hareket edilmiş olsaydı, markanın yaşadığı güven kaybı çok daha sınırlı kalabilirdi.
Bu vaka, liderlik ve kriz yönetimi açısından önemli dersler sunmaktadır. Bir lider, stratejiyi şekillendirirken her zaman markanın kültürel değerlerini göz önünde bulundurmalıdır. Kriz anlarında verilen kararlar, yapılan açıklamalar, açıklamayı yapma şeklimiz, açıklama iletişimimiz, sadece kısa vadeli bir sorunu çözmekle kalmaz; aynı zamanda markanın uzun vadede nasıl hatırlanacağını da belirler. Köfteci Yusuf örneğinde olduğu gibi, ürün ve hizmet stratejisi (rekabet stratejisi; maliyet-fiyat, müşteri memnuniyeti ve farklılaştırma stratejileri) ne kadar güçlü ve etkili olursa olsun, eğer kültürle uyumlu değilse, kriz yönetiminde başarısız olunabilir.
Burada, şirket ve iş sahipleri ve kurucularına derim ki; iş sahipleri, kurucular ve girişimciler olarak iyi bir usta, iyi bir üretici, iyi bir sanayici veya iyi bir zanaatkar olabilirsiniz. Ancak liderliğin etkili ve belirleyici fonksiyonu nedeniyle ya liderliği geliştirmeli ya da işin, riskin veya krizin liderliğini profesyonellere bırakmalısınız.
Liderlik, stratejik planlama ve kültürel değerlerin bir bütün olarak ele alınmasını gerektirir. Özellikle kriz anlarında liderlerin zihinlerini açık tutarak, duygusal zekâlarını kullanmaları ve doğru iletişim stratejilerini hayata geçirmeleri gerekir. Bu noktada kültür, liderliğin en güçlü araçlarından biridir. Müşterilerin ve paydaşların güvenini yeniden kazanmak için sadece stratejik adımlar değil, aynı zamanda markanın değerleriyle uyumlu hamleler yapılmalıdır.
Köfteci Yusuf’un yaşadığı iletişim krizi, proaktif bir liderlik yaklaşımıyla daha farklı yönetilebilirdi. Şeffaflık, dürüstlük ve sorumluluk üstlenme, kültürel değerlerle güçlendirilmiş bir stratejinin temel unsurları olmalıdır. Bu süreçte liderlerin kendilerini ve organizasyonlarını tanımaları, krizlere karşı hazırlıklı olmaları ve en önemlisi strateji ile kültürü birleştirebilmeleri kritik önem taşır.
SONUÇ VE TAVSİYEM
Strateji, kültür ve liderlik, bir bütün olarak ela alındığında ve uygulandığında başarı sağlam adımlarla devam etmekte ve sürdürülebilir olmaktadır.
Liderlik anlayışı, disiplin ve yönetme kabiliyeti, açık iletişim ile duygularını rahatça paylaşılabilme yetkinliklerini barındırıyor. Yeni veya mevcut pazarlarda büyüme stratejisi olan bir şirketin hangi strateji ile büyüyeceği, nasıl bir liderlik kadrosu oluşturması ve geliştirmesi gerektiği önemlidir.
Diğer yandan, strateji önemlidir. Ancak kültür, stratejiden büyüktür! Latince “cultus” sözcüğünden geliyor; anlamı “önemsemek”. Markayı kültür belirler ve kültür her zaman stratejiden önce gelir!
Sonuç olarak, stratejik planlama kriz dönemlerinde hayati öneme sahip olsa da, markanın kültürü ve liderlik yaklaşımı bu stratejiyi hayata geçiren itici güçtür. Köfteci Yusuf vakası, kriz yönetiminde strateji ve kültür arasındaki dengenin ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.
Şimdi, her krizin bir fırsat barındırdığını hatırlama ve uygulama zamanıdır. Üstelik liderlik, sadece krizleri yönetmek değil, aynı zamanda bu krizlerden daha güçlü bir şekilde çıkabilmeyi sağlamaktır. Köfteci Yusuf’un, zihin dünyasında keşfe çıkarak, liderlik yeteneklerini ve stratejik vizyonunu güçlendirmesi, bundan sonraki her duruma hazırlıklı olması açısından büyük bir avantaj sağlayacaktır.
İYİ DİLEĞİM
Şimdi, dersler çıkararak daha güçlü hale gelecek şekilde düşünce, tutum ve davranış değişikliği zamanıdır. Köfteci Yusuf başarı öyküsünün, strateji, kültür ve liderlik üçlüsünün yeniden ele alınmasıyla daha da güçlenerek ve uygulamaya geçirilerek devam etmesini diliyorum.
Yayın Tarihi: 17.10.2024
Yazar: Mehmet ERGİN