-
Aile Şirketlerinin Sistem Olma Sürecinde Aile Anayasası Etkisi
Aile şirketleri, birinci ve ikinci neslin psikolojik baskısı, profesyonellerin aileyi yanlış yönlendirmesi ve aile içi çatışmalar gibi birçok sorun yüzünden üçüncü kuşağa ulaşmakta zorluklar yaşamaktadır.
Bunu biraz açacak olursak; aile şirketlerinde söz sahibi olan bireylerin, aile bireylerinin görev alması ya da görevi devretmesi de, hisse alması ya da hisselerini devretmesi şirketin geleceğine yönelik önemli ve kritik konularda özellikle yeni nesle yerini bırakacak olan büyükler, kendinden sonraki neslin verecekleri kararlara karışması, güvenmemesi, onlara inanmaması ya da doğru kararlar olduğunu düşünmemesi aile şirketlerinde sürekli karşılaşılan olmaması gereken fakat artık olağanlaşmış bir durum. Aynı zamanda da çözülmesi gereken büyük bir sorundur.
Aile içi çatışmalara ve sistem olma sürecinde karşılaşılan sorunları çözmek için alınan profesyonel destekten görülen mağduriyet de aile şirketlerinin diğer büyük sorunlarından. Profesyonellerin, aileyi yanlış yönlendirmesi sistem olma sürecinde şirkete kayıplar yaşatıp aile içi çatışmaları artırabilmektedir.
Aile şirketlerinin doğru kurumsallaşabilmesi için önce ailenin sistem olmayı başarabilmesi gerekir. Ailenin sistem olması için de Aile Anayasasının düzenlenmesi şarttır. Aile Anayasası, şirketten önce ailenin sistem haline gelmesini sağlayan ve şirketin sistem olabilmesi için zaruri bir çalışmadır.
Aile Anayasası ile Kurumsal Kimliğini tanımlayıp, sistemleşme yolunda ilerleyen aile şirketlerinin ömürleri oldukça uzuyor.
Sistemleşme adına bir aile şirketinde yapılması gereken ilk adım, Aile Anayasasını oluşturmak ve bu anayasal çerçevede çalışmalarını sürdürmektir. Ama bunu gerçekleştirirken de tüm ekip bu anayasaya uymalıdır. Yoksa kendi içinde oldukça tutarlı ve mantıklı açıklamalarla yüklü bir anayasa, şirketin kitaplıklarını süsleyeceği bir şey değildir.